KANADA – ABD’nin eski başkanı ve Cumhuriyetçilerin başkan adayı Donald Trump’a suikast girişimi şüphesiyle gözaltına alınan Ryan Wesley Routh, sosyal medyada kendisini dünya liderlerine mesajlar gönderen ve Ukrayna’nın savaş çabalarına destek veren bir özgürlük savaşçısı olarak tanıttı. Hawaii’de yaşayan 58 yaşındaki Routh, Afganistan’dan Ukrayna’ya yabancı savaşçıları getirme çabalarıyla tanınıyordu. Twitter’da Başkan Joe Biden’a “Ukrayna’ya sahip olduğumuz her silahı gönderin” diye yalvarıyor, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’e askeri strateji konusunda tavsiyeler veriyordu.
Ancak, Routh’un sosyal medyada çizdiği bu ihtişamlı imaj, gerçekte sahip olduğu hayatla örtüşmüyordu. Geçen yıl verdiği bir röportajda, Ukrayna’ya göndermeye hazır olduğunu iddia ettiği Afgan savaşçılar için tek bir vize bile sağlayamadığını kabul etti. Ukrayna’daki yetkililer, onun fikirlerini ‘halüsinatif’ olarak değerlendirdi.
Routh, bu çabalarını sürdürürken, Honolulu’nun (Hawaii) bir banliyösünde küçük evler inşa eden bir şirket işletiyordu. Zamanını, yerel gazetelere mektuplar yazarak geçiriyordu; konuları ise evsiz kamp alanları ve otoyol tünellerindeki grafitilerden, yürüyüş parkuru hakkındaki anlaşmazlıklara kadar çeşitlilik gösteriyordu.
KİM JONG-UN’U TATİL İÇİN HAWAİİ’YE DAVET ETMİŞ
Routh, sosyal medya platformu X’te (eski adıyla Twitter) siyasete dair oldukça aktif bir tutum sergiledi. 2016’da Trump’ı desteklediğini iddia eden Routh, 2020’de görüşlerini değiştirmiş ve Trump’ı eleştiren mesajlar yayınlamıştı. Onu “Hiçbir şeyin savunucusu değil; planı yok, fikri yok” diyerek eleştiriyor, daha yakın zamanda ise Trump’ın kampanya sloganının “Amerikalıları yeniden köle yap” olması gerektiğini öne sürüyordu. Routh, aynı zamanda Biden’a ‘uykulu Joe’ diye hitap ediyordu.
Routh, Kuzey Kore lideri Kim Jong-Un’a tatil için Hawaii’ye gelmesi için davet mesajları göndermiş, hatta 2020’de dünya liderlerine gönderdiği mesajlarda kendini önemli biri olarak göstermeye çalışmıştı. Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinden önce ve sonra bu çatışma hakkında birçok tweet atmıştı. Ukrayna’ya gitmeye, savaşmaya ve ölmeye hazır olduğunu belirten mesajlar paylaşmış ve doğrudan Zelenskiy’e “Amerika’dan uçacağım ve sizinle savaşacağım” demişti.
Routh’un Ukrayna’ya gitme sözü de gerçeğe dönüşmüş gibi görünüyor. 2022 yılında oraya seyahat etti ve Kiev’in Maidan Meydanı’nda Ukrayna yanlısı işaretlerle poz verdi. Nişanlısı Kathleen Shaffer, bu seyahat için bir bağış kampanyası (GoFoundMe.com) başlattı ve bu, kampanya aracılığıyla taktik teçhizat ve malzeme temin etmeyi planladığını gösteriyordu. Ancak Ukrayna yetkilileriyle yaptığı görüşmelerde ‘hemen herkes tarafından azarlanmıştı’ ve Ukrayna’nın yabancı lejyonunda bile yer almayı başaramamıştı.
SAHTE ÇEK YAZMA, UYUŞTURUCU VE ÇALINTI MAL BULUNDURMA…
Routh’un geçmişi, sadece uluslararası sahnede değil, memleketi Kuzey Karolina’da da oldukça çalkantılıydı. 2002’de, bir makineli tüfekle yerel bir işyerine barikat kurduktan sonra tutuklandı ve tehlikeli silah bulundurma suçlaması da dahil olmak üzere çeşitli suçlarla itham edildi. Sonraki yıllarda sahte çek yazma, uyuşturucu madde bulundurma ve çalıntı mal bulundurma gibi daha az ciddi suçlamalarla karşı karşıya kaldı.
Bu hukuki sorunlara rağmen, Routh Hawaii’de küçük evler inşa eden bir iş kurdu ve 2019’da Hawaii’deki evsiz nüfusu barındırma çabaları nedeniyle yerel medyada yer aldı. Ancak şirketiyle ilgili olarak Facebook’ta kötü bir inceleme yapan bir müşterisi, Routh’un eleştiriye verdiği tepki karşısında huzursuz olduğunu belirtti. Hatta bu yıl Honolulu belediye başkanlığına aday olmayı bile düşündüğü anlaşılıyor.
ROUTH’TAN TRUMP’A: ÇOCUK, APTAL, SOYTARI…
Routh’un 2023 yılında kendi yayımladığı ‘’Ukraine’s Unwinnable War” (Ukranya’nın Kazanılmaz Savaşı) adlı kitabı, Trump’a yönelik ağır eleştiriler ve tartışmalı görüşler içeriyor. Kitapta Trump’ı ‘çocuk’, ‘aptal’ ve ‘soytarı’ olarak nitelendiriyor ve İran’ı Trump’a suikast düzenlemeye teşvik eden ifadeler kullanıyor. Aynı zamanda Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in de suikast yapılması gerektiğini savunuyor. Ukrayna’daki deneyimlerini George Orwell’in İspanya İç Savaşı’na katılımına benzetiyor ve kendisinin ahlaki bir pusula ile hareket ettiğini iddia ediyor.
Aslında bunlar, Ryan Wesley Routh’un karmaşık ve tartışmalı bir kişilik profili çizdiğini gösteriyor. Hem uluslararası arenada hem de yerel düzeyde yaptığı eylemler ve söylemler, kendisi hakkında birçok soru işareti oluşturuyor.
